24 Ağustos 2008 Pazar

| Referans, referans kaynağı olma yolundaki gelişimini sürdürüyor

Aylar önce, “Finansal Forum “can”lanıp Referans’a dönüşünce...” başlıklı yazımda şöyle demiştim: “Bir başarı öyküsünü aktarmaya çalışırken, yazımı kritiğe dönüştürdüğümün farkındayım, ama son bir hususu dile getirmeden edemeyeceğim. Gerçi bu, sadece Referans’ın değil, tüm ekonomi yayınlarının ortak sorunu... Dış ticaretten gümrüklere, özelleştirmeden sosyal güvenliğe, finans analizlerden hisse senedi piyasalarına, yatırım fonlarından altın ve dövize, ambalaj sektöründen perakendeciliğe, otomotivden tarıma kadar birçok tema ve sektöre gösterilen ilgi, maalesef pazarlama ve reklam konularına gösterilmiyor. Ya da özellikle reklama bir eğlencelik muamelesi yapılabiliyor. Oysa, özellikle KOBİ ölçeğindeki şirketlerimize pazarlama nosyonu kazandırma, bu konuda gereken bilinç aktarımı ve ekonominin maddi olmayan değerlerini algılayabilme yeteneğinin stratejik önemi haizken, bu alana ilgi eksikliğini doğru bulmuyorum. İyi ki yazarlar arasında Tevfik Dalgıç ve Nur Demirok var.”

Referans’ın genel yayın yönetmeni Eyüp Can’ın nazik daveti üzerine kendisiyle yaptığımız sohbette de konuyu tekrar dile getirmiştim.

Benim açımdan sevindirici bir gelişme olarak, mesleği ve uzmanlığı adına düşünce üretebilen isimlerden biri olduğuna uzaktan da olsa tanıklık ettiğim, aynı zamanda Martin Mayer’in “Madison Avenue: Dünyanın En Sıradışı Mesleği Reklamcılık ve Reklamcılar” (Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Eylül 2004) adlı kitabının çevirmeni Murat Yurddaş’ın Referans yazarları arasında yer aldığını sizlere duyurmak ve bu vesileyle “Ayranda tutan formül, peynirde de işe yarayacak mı” ve “Bankaların değişen renkleri ne kadar olumlu etki yapar” başlıklı yazılarını paylaşmak istedim. İkinci yazının, benim “Çok yaşlandım, çoook!” yazımla da belki bir ilintisi vardır!

Söz Referans’tan açılmışken Nur Demirok’un “Markanız ‘eylemli’ ise hep öndesiniz”, “Tüketim toplumunda bencillik nereye kadar”, “Türkiye’de reklam Selçuklu’da başladı tüccarlarla gelişti”, ve “Saygınlığın yeni ölçüsü: İhtiyacından fazlasını tüketmek” başlıklı yazılarını da sizlere aktarmış olayım.

Referans, vazgeçilmez bir referans kaynağı olma yolundaki gelişimini sürdürüyor.