23 Mayıs 2006 Salı

| Kapitalizmin, beyninin sağ tarafını çalıştırmaya niyeti var mı?

Amerika’da 2005 yılının en iyi iş kitabı seçilen A Whole New Mind kitabının yazarı Daniel Pink konferans vermek üzere 25 Mayıs’ta Türkiye’ye geliyor(muş).

The New York Times, Harvard Business Review ve Fast Company gibi birçok önemli yayına iş ve politika konularında çeşitli yazılar yazan Daniel Pink, A Whole New Mind’ın dışında Free Agent Nation adlı daha önce çok satanlar arasında yer alan başka bir kitabın da yazarı. Birçok şirket, kurum ve üniversite için ekonomik dönüşüm ve iş stratejileri konusunda dersler veren Pink, daha önce Beyaz Saray için konuşma metni yazarlığı da yapmış.

Konuyla ilgili gelişmeyi yeni keşfettiğim bir pazarlama bloğundan, R. Murat Yılmaz’ın Pazarlama Yönetimi’nden aktarıyorum.

Sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada, ticaretin kuralları, şeklilleri ve işlevleri değişiyor. Literatüre göre bu konunun gurularının başında Daniel Pink geliyor.

Daniel Pink’in en önemli tezi kısaca şöyle. Gittikçe daha çok miktarda beyaz yaka işi ya Asya’da yapılacak ya da yazılımlar tarafından üstlenilecek. Bu, Avrupa ve Kuzey Avrupa iş dünyasının foksiyonellik ve fiyat üzerinden daha az rekabet edeceği -çünkü bunlar rakipler tarafından da çok kolay bir şekilde karşılanabilecek- ve buralarda rekabetin daha ziyade tasarım, öykü, empati ve anlama odaklanacağı anlamına geliyor.

Yani, Amerika’daki ve Avrupa’daki üreticilerin, ürettikleri ürünleri, Asya’da daha ucuza (private label) yaptırmak zorunda kaldıklarından, rekabet edebilmek için ellerinde kalan unsurları maksimum verim ile kullanma zorunluluğunda olmaları.

Bu unsurlar, tasarım, marka, müşteriyi bir şekilde konuya, hikayeye katmak, tüm iletişim araçları ile empati kurmak. Bu durumda en iyi pazarlama politikalarının, yöneticinin, ürünlerin üretimi için kullandığı beynin sol tarafının yerine, sağ tarafında bulunan imaj oluşturma, sanat, öykülendirme, empati oluşturma ve yaratıcılık tarafını kullanması ile gerçekleşebileceği.


Bir de Ali Atıf Bir’in kısa yorumunu alalım:

Pink’in iddiası şu: Bilgi çağına özgü mantıksal, lineer, bilgisayara benzer nitelikler üzerine kurulu bir toplum ve ekonomi dönemi bitti.

Artık Kavram Çağı’ndayız. Bu çağda yaratıcılık, empati ve büyük resme odaklanmış bir toplum ve ekonomi gerekiyor.

Yeni çağda başarılı olmak için de Pink’e göre “altı duyu” adını verdiği altı temel yeteneğe sahip olmak şart. Neymiş bunlar? Açıklayalım.

1.
Bir şey yaratılıyorsa o şeyi hem işlevsel (işe yarayan) hem de eğlenceli ya da duygusal açıdan çekici kılma yeteneği. (Tasarım)
2.
İkna edici öykü anlatma yeteneği. (Öykü)
3.
Analiz değil, sentez yeteneği. Büyük resme odaklanmak, birbirine benzemeyen parçaları bir araya getirme yeteneği. (Senfoni)
4.
Aynı yola baş koyulan kişiyi anlama, ilişkileri biçimlendirme ve diğerlerini koruyup kollama yeteneği. (Empati)
5.
Her yerde “oyuncu” olabilme yeteneği. Aşırı ciddiyet çok tehlikeli. Kahkaha, neşe, oyun ve mizah artık her yerde. (Oyun)
6.
Yaşamın anlamını “manevi doyum”da arama yeteneği.
(Anlam)

Bu kadar alıntı yeter. Birkaç madde de ben sıralayayım.

1.
Benzer fikirleri yaklaşık on yıldan fazla bir zamandır dillendiriyorum. Bizi dinleyen yok, belki Pink’i dinleyenler çıkar. Sakalımız yok diye mi yani? Ya da biz kel miyiz? (E, evet!)
2.
Yalnızca Pink değil, aslında benzer yaklaşımları paylaşanların sayısı çoğalıyor. Bu önemli. Görüş birliği en azından zeminin sağlamlığı ve hedefin doğruluğu konusunda bir güvence oluşturuyor.
3.
Bu durumda beyninin sağ tarafını daha iyi kullananların önemi artıyor. Google’da “beynin sağ tarafı” diye bir arama yaptım, ilk sırada şansınıza Hatunca.net çıktı. Oradan okuyacaksınız. Ayrıca burada “Beyninizin hangi tarafını kullanıyorsunuz?” sorulu bir test var. Ondan da yararlanabilir ve eğlenebilirsiniz. Ben denedim, sağ-sol eşit çıktı! (Hayatta hep bundan çektim zaten, çekmeye de devam edeceğim galiba... Ne İsa’ya ne Musa’ya!)
4.
Beyninin sağ tarafı zayıf olanlar üzülmesin. Eğitimle sorunun üstesinden gelmek galiba mümkün. Şimdi aklıma İsmail Hoca’nın MQ: Pazarlama Zekası başlıklı yazısı geldi. Hoca pek ümitvar değil miydi, ne?
5.
Beynin sağ sol taraflarının siyasal anlamda sağ solla bir ilintisi yok. Çekinmeyin lütfen!
6.
Evet, yazıyı ince güç (soft power) konusuna bağlayacağım. Nereden nereye demeyin, gelişme ve arayışların, doğrusu, “tez”i güçlendirdiğini düşünüyorum.