17 Ocak 2011 Pazartesi

| Darısı diğerlerine...

Deneye yanıla da olsa sağduyu (eski dilde akl-ı selim) zaman içinde hakim olabiliyor. Yıllar önce “Nutymax’i en çok Şölen yiyor!..” başlıklı bir yazı kaleme almıştım. Sabrı olanların okuyabileceği uzun bir yazıydı. Ana fikri özetleyen birkaç cümle alıntılamakla yetineyim: “Maalesef bizde yanlış bir inanış var; üst markayı baskın bir biçimde kullanırsak yaptığımız reklamların bir kuruşunun bile boşa gitmeyeceğini, burada işe yaramazsa, en azından üst markaya (Şölen) yatırım yapmış olacağımızı düşünüyoruz. Bu düşüncenin, markaların gerçek gücüne kavuşmasını engelleyecek bir rehavet ortamı yarattığını, bu biçimde hiçbir markanın kendi ayakları üstünde durma becerisi gösteremeyeceğini kabul etmeliyiz. Yumurtaları aynı sepete koymanın, üst markayla markayı yapışık ikizler biçiminde konumlandırmanın sakıncaları ise ayrı bir tartışma konusudur.”



Sözü uzatmayayım; bugün Şölen firmasına (özellikle markası demedim) ait Biscolata Starz’ın yeni reklam filmini izledim. Filmin ‘pack-shot’ında gözlerim Şölen’i aradı tabii... Göremedim. Önce kaçırdığımı düşündüm, çünkü inanamadım. Hemen filmi Google’da aratarak Youtube kaydına ulaştım ve izledim. Evet, doğru görmüştüm, filmde Şölen yoktu.

Şölen’i bu stratejik kararından ve cesaretinden dolayı kutluyorum. Eğer sebat ederlerse kesinlikle doğru yoldalar. Daha şimdiden Biscolata’nın gözümdeki değeri birkaç misli arttı. Darısı Nutymax ve Octavia gibi diğer Şölen markalarına...

Hatta pazarın diğer markalarına...