17 Ağustos 2020 Pazartesi

Ayasofya’nın mozikleri ne zaman kapatıldı?

Anlaşılıyor ki Fatih bu mozaiklere birkaç küçük müdahale dışında hiç dokunmadı.

1700’lü yıllardaki çeşitli gravürler (Guillaume-Joseph Grelot, 1680 ve Cornelius Loos, 1701), yine 1700’lü yıllarda Evliya Çelebi ve bazı Avrupalı seyyahların yazdıkları ve 1852’de Gaspare Trajano Fossati’nin resimleri mozaiklerin 19. yüzyıl sonuna kadar yerli yerinde durduğunu gösteriyor. 



Dikkat edilecek olura Guillaume-Joseph Grelot’un 1680 tarihli gravüründe, eğer eser sahibinin fantezisi değilse, kubbedeki haç da duruyor. Fakat Grelot minber, mihrap ve müezzin mahfilini çizmeyi ihmal etmemiş. Cornelius Loos’un 1701 tarihli gravüründe ise kubbe görünmemekle birlikte duvarlarda çeşitli hatlar yer almış. Kubbedeki ayet ve büyük hat levhaları bu gravürlerde yok, çünkü onlar zaten 19. yüzyılda Kazasker Mustafa İzzet Efendi tarafından yazılmıştı.

 II. Abdülhamid’in saltanatı esnasında da (1876-1909) mozaiklere dokunulmadığını düşünüyorum. Çünkü genelde Rumları incitmemek gibi bir siyaset güden II. Abdülhamid’in bunu yapmış olacağını sanmıyorum. Demek ki mozaiklerin üstü 1909’dan sonra, yani İttihat ve Terakki döneminde sıvanmış olmalı. 



Art arda yenilgiler, iç karışıklıklar, milliyetçi hareketler, toprak kayıpları, isyanlar ve benzeri nedenlerle merkezileşen ve katılaşan, artık bir özgüven sorunu da yaşayan devlet yönetiminin bu mozaiklerden rahatsız olduğunu tahmin etmek mümkündür.

Bence.