Tapduk Emre, Yunus’u dergahın odunculuğuna tayin eder. Yunus kırk yıl boyunca bu hizmette bulunduğu halde bir kez olsun dergaha eğri ve yaş odun getirmez. Taptuk Emre bir gün Yunus’a: “Dağda hiç eğri odun kalmadı mı?” diye sorar. Yunus cevap verir: “Dağda eğri odun çok, ancak senin kapına odunun bile eğrisi yakışmaz.”
Yunus Emre, Tapduk’un dergahında erdemli bir insan olmanın, yani “iyilik”in yolunu ararken, aynı zamanda yaş olmayan odunla “akıl”a, eğri olmayan odunla “güzellik”e davet eder bizi. Çünkü tüm uygarlıklar bu üç değer üzerine kurulmuştur.